---
Modernistler, Hz. Peygamber'in (sav) hüküm koyabileceğine, temiz şeyleri helal pis şeyleri haram kılabileceğine yönelik ayetlerde kastedilenin 'Sadece Kuran'da var olan helalleri helal, haramları haram kılabilir. Kuran'da haram kılınmamış bir meseleyi haram kılamaz' olduğunu söylerler.
Bu son derece ironik, akıl ve ilimden yoksun bir savunmadır. Allah'ın Kuran'da haram kıldığı bir meseleyi Hz. Peygamber niçin tekrar haram kılma gereği duysun! Yani bu, Allah'ın “Ey Rasulüm ben şarabı haram kıldım, şimdi bir de sen haram kıl” demesi anlamına gelir ki meselenin mantıkla izah edilemeyeceği açıkça ortadadır. Konuyla ilgili ayetlerden biri olan Tevbe Suresi 29. ayetteki ifadeye göz atalım:
"...Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram saymayan...
Allah bir meseleyi haram kıldığında Peygamberinin de haram kılmasına ihtiyaç var mıdır? Haşa, Allah'ın haram kılışı yetmiyor mu ki aynı mesele tekrar edilsin! Modernistlerin ifade ettiği anlam hak olsa idi, bu mesele sadece tebliğe indirgenen bir mesele olurdu ki, her müslüman Allah'ın Kuran'da haram kıldığını 'Bu haramdır' diye insanlara tebliğ etmektedir. Mesele eğer bundan ibaretse ayetin 'Allah'ın Resulünün ve müminlerin haram kıldığını haram saymayan...' şeklinde olması gerekirdi.
Ayette açık ve net Peygambere de hüküm verme yetkisi verilmiştir.
Modernistler, Hz. Peygamber'in (sav) hüküm koyabileceğine, temiz şeyleri helal pis şeyleri haram kılabileceğine yönelik ayetlerde kastedilenin 'Sadece Kuran'da var olan helalleri helal, haramları haram kılabilir. Kuran'da haram kılınmamış bir meseleyi haram kılamaz' olduğunu söylerler.
Bu son derece ironik, akıl ve ilimden yoksun bir savunmadır. Allah'ın Kuran'da haram kıldığı bir meseleyi Hz. Peygamber niçin tekrar haram kılma gereği duysun! Yani bu, Allah'ın “Ey Rasulüm ben şarabı haram kıldım, şimdi bir de sen haram kıl” demesi anlamına gelir ki meselenin mantıkla izah edilemeyeceği açıkça ortadadır. Konuyla ilgili ayetlerden biri olan Tevbe Suresi 29. ayetteki ifadeye göz atalım:
"...Allah'ın ve Resulünün haram kıldığını haram saymayan...
Allah bir meseleyi haram kıldığında Peygamberinin de haram kılmasına ihtiyaç var mıdır? Haşa, Allah'ın haram kılışı yetmiyor mu ki aynı mesele tekrar edilsin! Modernistlerin ifade ettiği anlam hak olsa idi, bu mesele sadece tebliğe indirgenen bir mesele olurdu ki, her müslüman Allah'ın Kuran'da haram kıldığını 'Bu haramdır' diye insanlara tebliğ etmektedir. Mesele eğer bundan ibaretse ayetin 'Allah'ın Resulünün ve müminlerin haram kıldığını haram saymayan...' şeklinde olması gerekirdi.
Ayette açık ve net Peygambere de hüküm verme yetkisi verilmiştir.
"...O Resul, onlara, uygun olanı emreder ve fenalıktan men eder, temiz şeyleri helal, çirkin şeyleri haram kılar..." (Araf, 157)Kuran'da yer almayan köpek, maymun, eşek, fil, aslan, kartal, atmaca, şahin gibi hayvanların Peygamber efendimiz (sav) tarafından haram kılınması, ayetin akla ve ilme en uygun tefsirinin, Peygambere de hüküm koyma yetkisi verildiğidir ki başka bir tefsiri de akıl, ilim, irfan ve hiç bir üstün meziyet izah edemez.
Yorumlar
Yorum Gönder